WhatsApp
rajibraj 06 Mart 2025, 22:48

KAZANMANIZ GEREKEN BİR SAVAŞ MI VAR?

  • 17Görüntüleme

Endişe duyuyorum. Dünyadaki her yaşayandan bir farkım yok. Hepsi tıpkı benim gibi yorgun, endişeli ve uyumakta zorlanıyor. Zamanın içerisinde kaybolmuş ve bitkin insanlar tanıdık. İntihara meyilli, madde bağımlısı ya da kişisel olarak mücadele ediyorlar. 

Davranışsal bozuklukların çığ gibi büyüdüğü ve insanların kaos okumaktan uykularının kaçtığı, deprem olacak korkusuyla depresyona girdiği, ani ölümlerin arttığı bir yıl içerisindeydik. Ne yapmalıyım? Ne yapmalıyız? Ne yapacağız?

Her insan sınırlayıcı inançlara sahiptir. Bağırmak istediğiniz zaman bağıramıyorsanız bu bile sizi sınırlamaktadır. Bugün neden bu soruyu sordum? Beni epeydir takip edenler bazen yazı dizisinden önce sorular sorduğumu biliyorlar. Hiç durumu değiştirmek istediğiniz oldu mu?

 

Benim oldu. Tam değiştirdim derken tuzağa bile düştüm. Çevrenize ettiğiniz isyanların içerisinde kendinizi bularak, "artık bunu yapacağım" dediğiniz oldu mu? Benim oldu. Yapamadığım zaman yenildiğimi bile düşündüm. Çaresizlik koyu siyah bir temadır.

 

Tekrarlayan düşünce süreciyle bu durumun içerisine girdiğiniz zaman, hayatınızın içerisindeki değişkenlerin kombinasyonlarıyla çaresizliği yaratırsınız. Kullanılan ilaçlar, yorgunluklarınız bu duruma yardımcıdır. Umutsuz musunuz? Kimyasal olarak değiştiğinizi hissediyor musunuz?

 

Hayır. Hiçbiri değil. Sadece farkında değilsiniz. Siz hep daha fazlası oldunuz ve olacaksınız. Enerji durumuna bakarsak depresyon gri bir bulut gibidir. Sizin auranızı çevreler ve sarar. İlişkisel şekilde, kişisel olarak veya sosyolojik olarak depresyona girmiş olabilirsiniz.

Genel olarak durumsal bir depresyonun içerisinde oluyoruz ve bizim ülkemiz için bu durum ailesel olabiliyor.

 

Stresli misiniz? Hep daha fazlasını mı istiyorsunuz? Size sürekli iyi bir unvan, iyi bir şirket, kaliteli bir yaşamdan mı söz edildi?

Yeteneklerinizle gurur duymanız kısıtlandı mı? Kazanmanız gereken bir savaş mı var? Peki ya tüm bunlara bir zaman içerisinde sahip olduysak? Zaman illüzyonunun içerisindeyken ne zaman ve nerede olduğunun önemi var mı?

 

15 gün içerisinde değiştirebileceğin şeyleri değiştirmeye ve değiştiremeyeceğin şeylerin hayalini kurmaya başlamak ister misin? Hep hayal kuruyorsan, hiçbir eylemin yoksa neyin kıymetini bileceksin ki? Şu an, bu yazıyı okurken bir şeyleri değiştirebileceğin tek yer.

 

Geçmişimden hep pişmanlık duydum ve gelecek için hep endişelendim. Bu sen misin? O zaman ne zaman bir şey yapacaksın? Enerjini etrafa yayıyor ve kendi alanını oluşturmuyorsun. Ne zaman kendi alanını oluşturacaksın?

Sürekli interneti açıp bildirimlere,paylaşımlara mı bakıyorsun? Seni strese sokuyor mu? Telefonunu geceleri şarj etmeye bırakırken,kendini neden hiç şarj etmiyorsun? Zaman mı yok? Sence zamanın olmadığını söyleyen insanlar seni sınırlandırdılar mı?İnsanın kendine zamanı olmaz mı?

Sürekli açık kalan bir telefon gibisin. Bağlı olduğun bir ağın var ve yaydığın görünmez enerji seni herkesle bir araya getirip, bağlıyor. Ben senin bir bütün olmanı sonra da bir bütüne dahil olmanı istiyorum.

 

Öncelikli olarak "kendini sev" çünkü senden bir tane daha yok. Sana bugüne kadar ne denildi, ne söylendi ve nasıl davranıldı bilmiyorum ama bugünden sonra böyle olmamasını için uğraşabilirsin. Bu sevgisizlik hali kaynak ile bağlantının azlığından olabilir.

 

Bütün ruhsal hastalıklar bu yüzden ortaya çıkabilir. Sevgi iyileşmektir. Sevgi parlar. Sevgi bir hizmettir. Birliğin parçası bu şekilde ifade edilir. Bir bütün olacaksak öncelikle kendin bütün olmalısın ve bu kendini severek başlayacak.

 

Arın. Seni sınırlayan ve bozan filtreleri bırak. Sevilmiyorum, desteklenmiyorum, yeterli değilim, hak etmiyorum, yapamam bu kelimeler filtrelerinden bazılarıdır. Bunları değiştirmek ister misin? En azından denemen lazım çünkü sana güveniyorum.

 

Ruh için başarı, elde etmek, statü, mevki, makam önemli değil. Ruhu ilgilendiren tek şey deneyim. Yaptığın şeyi kişilerin nasıl yorumladığına ve düşündüğüne göre yapma, sen istiyorsun diye yap. Senin sesin, gülüşün, varlığın bize lazım. Sevgilerimle.